HalaycıBaşı
New member
Sanat dünyası bu Cuma dansçının ölümü nedeniyle yas tuttu Micaela Flores Amaya, daha çok La Chunga olarak bilinir. Rafael Alberti gibi yazarların da ilham perisi olan ressamın, oğlu Luis Gonzalvo'nun Antena3'teki 'And now Sonsoles' programında doğruladığı üzere 86 yaşında hayatını kaybetti.
Micaela Flores Amaya La Chunga Marsilya'da (Fransa) doğdu. 1938'de çingene ebeveynlerin Carmen Amaya ve Pescaílla'nın ilk kızı Dolores'in kuzeniydi.
Ressam tarafından keşfedildi Paco Rebés Barselona'daki barların masaları arasında çıplak ayakla dans etmek. Daha sonra bunu o zamanın çingenelerinin iyi bildiği, partilerin yapıldığı 'Ca la Rosita' Bodega de El Paralelo'da yapmaya başladı.
60'lı yıllarda görkemli günlerini yaşadı70'li yıllarda da devam ederek, 80'li yıllarda dansa veda ederek geçmişin keyfini çıkarmaya devam etti.
Kaşifi Paco Rebés onu Costa Brava'ya götürdü ve burada o yıllarda Puig Palau gibi iş adamlarıyla, gece hayatından insanlarla ve yazarlarla tanıştı. Blas de Otero, Rafael AlbertiJosé Manuel Caballero Bonald veya León Felipe ve birlikte dans ederken fotoğraf çektirdiği, onu tanıştıran Luis Miguel Dominguín ile bir partide tanıştığı Dalí veya Picasso gibi ressamlar.
Onu tablaolarda sahne alması için kiralayan ve 1956'da birlikte film çektiği dansçı Pastora Imperio'ya tavsiye eden kesinlikle Puig Palau'ydu. Daha sonra, 60'larda Madrid'de. Ava Gardner'la tanıştım Café de Chinitas'ta sahne alırken, oyuncu sayesinde Hollywood'da iki uzun metrajlı film çekti. Ayrıca Ed Sullivan şovunda da yer aldı; Birkaç Amerikan televizyon programına katıldığı Las Vegas'ta sahne aldı ve New York ve Meksika'da sahne aldı. O yıllardaki ünü o kadar büyüktü ki, Paris'te Maxim's'de ve Barselona'da Gran Teatro del Liceo'da sahne aldı.
Rebés'e modellik yaparken canı sıkıldığında sanatçının fırçalarıyla oynandı ve yıllar sonra onu resim yapmaya teşvik edecek olan da tam olarak buydu.
Kişisel hayatıyla ilgili olarak Aragonlu film yönetmeniyle tanıştı. José Luis GonzalvoPilar, Luis ve Curro adında üç çocuğu vardı. Eşiyle birlikte sinemaya ilk adımlarını attı. Yıllar sonra ayrılacaklardı.
La Chunga asla kökeninden vazgeçmedi ve şunu hatırladı: “Acıktım, üşüdüm ve kışlada yaşadım.” Ve her zaman dansın onu yoksulluktan kurtardığını söylerdi.
Bir ressam olarak faset
80'li yıllarda sahneden kalıcı olarak emekli oldu. kendini resme adamaknaif bir üslup geliştirdiği ve aralarında resim sevgisini paylaştığı Alba Düşesi'nin de bulunduğu farklı kişiliklere ara sıra flamenko dersleri verdiği yer.
Barselona'daki birçok arkadaşı arasında yeni nesil dansçı ve koreograf José de la Vega da var. Elli yıldan fazla bir süredir Barselona'da yaşayan Sevillian, o günlerde kuzeni Carmen Amaya'yı Llanfrac'ta ziyaret eden La Chunga'yı hatırlıyor: “Küçük kız kardeşiyle gitti ve biz onunla ve Carmen'le çok oynadık. Onun dansını birçok kez gördüm. “Çıplak ayak gittim ve rumba dansı yaptım.”
«Paco Rebés onu 1956'da öğretmen Emma Maleras'a götürdü, böylece derslerini verebilsin ve repertuarını genişletebilsin. Çalışma odasına geldi ve yere oturdu. Vahşi bir çingeneydi, okuma yazma bilmiyordu. Emma ona birkaç ayakkabı aldı ve La Chunga onları giyip hemen çıkardı, ona ayakkabılarla dans etmediğini söyledi ve onları bir köşeye attı. Onu en son Madrid'de bir gösterinin galasında ve ona otobiyografik kitabımı verdiğim gün gördüm,” diye anımsıyor De la Vega.
2011'de tespit edildi akciğer kanseriYıllardır mücadele ettiği bir hastalık.
Micaela Flores Amaya La Chunga Marsilya'da (Fransa) doğdu. 1938'de çingene ebeveynlerin Carmen Amaya ve Pescaílla'nın ilk kızı Dolores'in kuzeniydi.
Ressam tarafından keşfedildi Paco Rebés Barselona'daki barların masaları arasında çıplak ayakla dans etmek. Daha sonra bunu o zamanın çingenelerinin iyi bildiği, partilerin yapıldığı 'Ca la Rosita' Bodega de El Paralelo'da yapmaya başladı.
60'lı yıllarda görkemli günlerini yaşadı70'li yıllarda da devam ederek, 80'li yıllarda dansa veda ederek geçmişin keyfini çıkarmaya devam etti.
Kaşifi Paco Rebés onu Costa Brava'ya götürdü ve burada o yıllarda Puig Palau gibi iş adamlarıyla, gece hayatından insanlarla ve yazarlarla tanıştı. Blas de Otero, Rafael AlbertiJosé Manuel Caballero Bonald veya León Felipe ve birlikte dans ederken fotoğraf çektirdiği, onu tanıştıran Luis Miguel Dominguín ile bir partide tanıştığı Dalí veya Picasso gibi ressamlar.
Onu tablaolarda sahne alması için kiralayan ve 1956'da birlikte film çektiği dansçı Pastora Imperio'ya tavsiye eden kesinlikle Puig Palau'ydu. Daha sonra, 60'larda Madrid'de. Ava Gardner'la tanıştım Café de Chinitas'ta sahne alırken, oyuncu sayesinde Hollywood'da iki uzun metrajlı film çekti. Ayrıca Ed Sullivan şovunda da yer aldı; Birkaç Amerikan televizyon programına katıldığı Las Vegas'ta sahne aldı ve New York ve Meksika'da sahne aldı. O yıllardaki ünü o kadar büyüktü ki, Paris'te Maxim's'de ve Barselona'da Gran Teatro del Liceo'da sahne aldı.
Rebés'e modellik yaparken canı sıkıldığında sanatçının fırçalarıyla oynandı ve yıllar sonra onu resim yapmaya teşvik edecek olan da tam olarak buydu.
Kişisel hayatıyla ilgili olarak Aragonlu film yönetmeniyle tanıştı. José Luis GonzalvoPilar, Luis ve Curro adında üç çocuğu vardı. Eşiyle birlikte sinemaya ilk adımlarını attı. Yıllar sonra ayrılacaklardı.
La Chunga asla kökeninden vazgeçmedi ve şunu hatırladı: “Acıktım, üşüdüm ve kışlada yaşadım.” Ve her zaman dansın onu yoksulluktan kurtardığını söylerdi.
Bir ressam olarak faset
80'li yıllarda sahneden kalıcı olarak emekli oldu. kendini resme adamaknaif bir üslup geliştirdiği ve aralarında resim sevgisini paylaştığı Alba Düşesi'nin de bulunduğu farklı kişiliklere ara sıra flamenko dersleri verdiği yer.
Barselona'daki birçok arkadaşı arasında yeni nesil dansçı ve koreograf José de la Vega da var. Elli yıldan fazla bir süredir Barselona'da yaşayan Sevillian, o günlerde kuzeni Carmen Amaya'yı Llanfrac'ta ziyaret eden La Chunga'yı hatırlıyor: “Küçük kız kardeşiyle gitti ve biz onunla ve Carmen'le çok oynadık. Onun dansını birçok kez gördüm. “Çıplak ayak gittim ve rumba dansı yaptım.”
«Paco Rebés onu 1956'da öğretmen Emma Maleras'a götürdü, böylece derslerini verebilsin ve repertuarını genişletebilsin. Çalışma odasına geldi ve yere oturdu. Vahşi bir çingeneydi, okuma yazma bilmiyordu. Emma ona birkaç ayakkabı aldı ve La Chunga onları giyip hemen çıkardı, ona ayakkabılarla dans etmediğini söyledi ve onları bir köşeye attı. Onu en son Madrid'de bir gösterinin galasında ve ona otobiyografik kitabımı verdiğim gün gördüm,” diye anımsıyor De la Vega.
2011'de tespit edildi akciğer kanseriYıllardır mücadele ettiği bir hastalık.